makale etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
makale etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

8 Ocak 2011

Fotoğraf ve Fotoğrafçı Aşkı


Fotoğraf aşkı bambaşka bir duygudur hele ki insana bir bulaşmaya görsün. Zamanı durdurabilen tek icad olan fotoğraf makinası fotoğrafçı elinde adeta bir zaman makinasıdir, Adeta bir ibadet gibi, bir fotoğraf karesi arar durur ta ki dizlerinde derman kalmayana dek. Bu aşkın zamanı ve yaşı yoktur bazen 40 ında fotoğrafçı olur insan bazen 70 inde bazense bu sevdaya ilkokul çağlarında bile tutulabilir. Bu tutkunun büyüsü yeni yerler görmek yeni insanlar tanımakla paralel gelişir. Artık her yüz her insan ve her şehir beyinlerde bir fotoğraf karesi oluverir farkına varmadan. Fotoğrafçı gittiği her yere beraberinde taşır bu engin tutkuyu.
Bazense daralan dünyamızdan bir çıkış oluverir fotoğraf makinamız. Bizi alır götürür adı konulamayan bambaşka bir sevdanın derinliklerie. Bir martının ekmek kapışı olur, bir vapurun bacasından tüten duman yahut günbatımında turucu renkli bir silüet. Yağmurda aldırmadan yansımaları yakalamaya çalışır fotoğrafçı. Amaç zamanı tüketmek değil zamanı durdurabilmektir bir deklanşör basımı da olsa.
Eski tip filmli ekipmanlarla başlar bu duygu. Ya da kompakt makineler, daha sonra slr like ya da şanslı olanlar dslr makinel ile başlarla bu engin serüvene. Ucu bucağı yoktur lenslerin fotoğraf makinalarının. Artık profesyonel ışık sistemlerine ihtiyaç duyulmaya başlanır, paraflaş setleri araştırılır ve prime lensler alan derinliği, ful frame gibi sözcükler hayatımıza giriverir. Artık teknik konular değer kazanmıştır. Rasgele değil, konseptler oluşturarak çekimler yapılmaya başlanır. Amaç zamanı durdurmaktan bir adım öne geçmiştir. Artık zamana hükmetmek hayata kendinden bişeyler katmaya çalışır fotoğrafçı. Artık onunda bu Engin görsellikte bir piksel de olsa söyleyecek bir sözü vardır, olmalıdır.
Hobi olarak başlanılan bu tutku, büyülü bir şehir gibidir adeta. Sapılan her yolda her sokakta yepyeni maceralar bizleri bekler. Keşfedilmeyi bekleyen kayıp bir ülke gibi. İçine girdikçe büyüklüğünü daha iyi idrak edersiniz fotoğraf dünyasının. Artık teslim olmayı kabul edip caddelerde küçük bir çocuk gibi kaybolmaya hazısınızdır.


Fotoğraf Kaynağı: Hürriyet kelebek galeri
Yazı: Ege Eksen

7 Haziran 2009

Panoramik fotoğraf nedir? Nasıl çekilir?


Panoromik çekim:
Birden fazla fotoğraf karesinin birleştirilerek tek bir fotoğraf haline getirilmesi olarak nitelendirilir.
Bu tarz çekimleri yapmak her zaman kolay ve iyi sonuçlar vermeyebilir.
Panaromik çekim tekniklerini maddeler halinde incelersek;
Basit kurallar;
Fotoğrafların birleşme payları (üst üste gelen bögeleri) en az 1/3 oranında olmalıdır.
Eksen kayması ve bundan dolayı meydana gelen hataları engellemek adına tripot kullanılması gerekmektedir. Su terazisi ile yere paralellik ölçümü yapılmalıdır. Eğer tripotunuzda su terazisi yok ise üzülmeye gerek yok. Flash girişine takılabilen su terazileri mevcut.
Çekim yapacağımız konumu çok iyi seçmemiz gerekmektedir.
Altın kurallar;
Çekim yaparken her zaman sabit enstantane diyafram ile çalışmak gerekmektedir. Panoramik fotoğrafta poz ölçümü ortalamaya göre yapılır. İlk kare ile son kare ölçümleri yapılır ve ortalama bir değer sağlanır. Çekimde kullanılması düşünülen değer tüm karelere aynen uygulanır. Bu uygulama sonucunda bazı karelerde fazla pozlama yada az pozlama gibi durumlar olabilir.
Birleşim payları ne kadar çok olurda deformasyon o kadar az olacaktır.
Yatay kadrajda çekilen fotoğraf sayısı dikey kadraja göre daha azdır. Fakat yatay kadraj ile çalışmak perspektif bozulmalarına neden olur. Bunu için daha fazla kare ile dikey kadraj la çalışmak daha sağlıklı sonuçlar elde etmemizi sağlar.
Panoramik çekimler de en geniş görüntü en iyi görüntü değildir. Genişlik- yükseklik oranını estetik kaygılarınızı asla yitirmeden koruyun.
Tripot ile çekim yapmak gibi bir zorunluluğumuz bulunmamaktadır. Zaman içerisinde deneyim kazandıkça uygun açıyı ve paralellliği el ile sağlayabiliriz. ( gece çekimleri hariç)



Manzara çalışıyorsak yüksek diyafram değeri ile çalışmak net alan derinliğini arttıracağı için daha kaliteli fotoğraflar elde etmemizi sağlar.
Mümkünse ışık değişimi olmayan havalarda çekim yapmaya çalışın.
Eğer gün batımı çekicekseniz biraz hızlı davranmanız gerekmektedir.
Çekime başlamadan önce ilk ve son kare arasında birkaç kez gezinti yapın. Oluşacak görüntü hakkında bir fikir sağlamatadır.
Birden çok panoramik çekim yapılacaksa karelerin birbirine karışmasını önlemek için alakasız bir yeri çekin. Birleştirme esnasında hangi kareleri karıştırmamış olursunuz. ( ben genelde elimi çekerim 1-2-3 şeklinde işaret yaparak)
Eğer çok hareketli nesneler ile çalışıyorsak (örn: belirli bir yöne yürüyen insanlar) hareket yönünün tersine çekim yapmamız gerekmektedir. Aksi taktirde birden fazla aynı objeden çoğaltmış oluruz. Eğer yakın bir cisim çekiyorsak kare sayısını olabildiğince arttırmamız gerekir. Aksi taktirde deformasyonlar ve perspektif bozulmaları meydana gelir.

Çekilen fotoğrafların bilgisayar ortamında birleştirilmesi:

Photoshop kullanmanızı tavsiye etmem. Çok zahmetli ve zaman alıcı bir yöntem.
Düzgün bir çekim elde ettiysek, piyasada panoramik görüntüler elde etmek için hazırlanmış özel programlar mevcur. Aralarında en iyileri ”Panorama Maker “ ve çok fazla bilinmesede “The Panorama Factory”
The Panorama Factory programında hangi makine ile çekim yaptığınıza dair bilgiler mevcut. Ve birleşme esnasında o değerleri hesaba katarak panoramik görüntü elde etmete ve daha sağlıklı sonuçlar vermektedir. Ek olarak manuel birleşim seçeneği’ de sunmaktadır.
İyi çalışmalar.



Hasan YILDIZ



Birkaç örnek çalışma:
Not: örnek çalışmalarda tripot kullanılmamıştır. Hepsi el ile çekilmiştir.



Fotoğraflar: Hasan Yıldız

Hasan Yıldız'a katkılarından dolayı Photoroid adına teşekkür ederiz